ABD Merkez Bankası (Fed), 6-7 Mayıs 2025 tarihlerinde gerçekleştirdiği FOMC toplantısında politika faizini sabit tutma kararı almıştı. Bugün yayımlanan toplantı tutanakları, Fed’in ekonomik görünümdeki artan belirsizlikler nedeniyle temkinli para politikası duruşunu sürdürdüğünü gösterdi.
Tutanaklarda, katılımcıların ekonomik büyüme, enflasyon ve istihdam görünümlerine ilişkin belirsizliklerin yükseldiği vurgulandı. Fed üyeleri, bu şartlar altında faiz oranlarını değiştirmek yerine daha fazla veri görmeyi beklemenin uygun olacağı konusunda hemfikir kaldı.
Katılımcıların çoğu, enflasyonun beklenenden daha kalıcı olabileceği uyarısında bulundu. Enflasyonun kalıcı olması durumunda, büyüme ve istihdam görünümündeki zayıflamayla birlikte para politikasında zorlayıcı tercihler yapılmak zorunda kalınabileceği belirtildi.
Ayrıca, enflasyon ve işsizlik risklerinin yükseldiği konusunda fikir birliği sağlandı. Fed personelinin 2025-2026 yıllarına ilişkin GSYİH büyüme projeksiyonları, mart ayındaki tahminlere göre daha zayıf açıklandı. Bu aşağı yönlü revizyonda, özellikle tarifeler gibi politika değişikliklerinin ekonomik aktivite üzerindeki baskısının daha yüksek öngörülmesi etkili oldu.
Katılımcılar, ABD varlıklarına yönelik güvenli liman algısının azalması ve varlık fiyatlarındaki korelasyonların kalıcı şekilde değişmesinin ekonomi üzerinde uzun vadeli etkiler yaratabileceği konusunda uyardı. Bazı üyeler, Nisan ayının ilk yarısında finansal varlıklar arasındaki tipik korelasyonların değiştiğine dikkat çekti.
Komite ayrıca, dolar ve yabancı para swap hatlarının yenilenmesi konusunda oybirliğiyle karar aldı.
Tutanaklarda, Fed yetkililerinin mevcut makroekonomik veriler arasında "sert" (hard data) ve "yumuşak" (soft data) veriler arasındaki farkın belirginleştiğine işaret ettiği ve bu ayrışmanın belirsizliği artırdığı ifade edildi.
Piyasalarda ise açıklamalar sonrası ABD borsaları yatay seyir izlerken, tahvil faizleri yükselişini sürdürdü. 2 yıllık tahvil faizi %3,996, 10 yıllık tahvil faizi %4,481 seviyesinde bulunuyor.
Fed, mevcut koşullar altında faizlerde aceleci bir değişikliğe gitmeme yaklaşımını korurken, önümüzdeki dönemde enflasyon, istihdam ve dış ticaret politikalarına ilişkin gelişmeleri dikkatle izlemeye devam edeceğini belirtti.
